Sonlarına doğru geldiğimiz italya turumuzda ilk 6 günün ardından Milano, Venedik, Bologna ve Floransa, Portofino ve Pisa’yı, Siena – Vatikan – Roma, Göller Bölgesi, Nemi ve Outlet Bölgesi’ni görmüş olarak 7. güne başladık.
Sabah kahvaltısının ardından Pompei’ye gitmek için yola koyulduk. Yaklaşık 3,5 saatlik bir yolculuk olacağı için otobüste film seyrettik 🙂 Yolun yarısında bir işletmede durduk. Burada Peynirler, şaraplar ve likörler oldukça fazla. Değişik şişe tasarımlarına sahip Limonchello ve şaraplardan alabileceğiniz küçük şirin bir kasaba dükkanı gibi bir yerdi. Alışveriş ve ihtiyaç molasının ardından tekrar yola koyulduk.
İtalya’ya gelmeden önce en çok görmek istediğim yerlerden bir tanesi Pompei idi. Taşlaşmış insanları antik kentin her yerinde göreceğimizi düşünüyordum. Beklentim biraz yüksekti sanırım. Bu arada insanların taşlaşmış olması sadece efsaneymiş. İnsanlar yanardağın patlaması ile oluşan sıcak hava dalgası sonucu ani olarak ölmüşler. Yanartaş külleri tüm şehri kaplamış. İnsanların bedenleri küllerin altında kalmış. Yüzyıllar sonra arkeologlar araştırırken ultrason ile kül altındaki insanları tespit ederek bir kanal almışlar ve buradaki insan kısmını alçı ile doldurmuşlar. Bu sayede İnsanların o günkü durumları korunmuş olmuş.
Öncelikle şunu söylemeliyim ki Pompei beklentimin çok çok altında kaldı. Normal bir antik kent gezer gibi hissetim kendimi. Beklediğim taşlaşmış heykeller yol kenarlarında yoktu. Onun aksine 15-20 yıl önce yapılan metal heykelleri koymuşlar. 2-3 adet taşlaşmış heykel gördük sadece. Ayrıca aşırı kalabalık olması sıcak olan havayı dahada sıcak yapmış ve bunaltıcı bir duruma gelmişti. Bir sokağa girdiğimizde uzun bir süre kuyruk bekledik. Meğerse genel ev kuyruğuymuş 🙂 Nasıl olduysa o zamanlarda genel ev olarak kullanılan binayı oldukça güzel restore etmişler.
Açıkçası turun bir an önce bitmesini bekledim. Tur sonrası Türkçe bilen garsonların olduğu bir restorana girdik. Tüm türkler burada yiyormuş herhalde. Makarna, pizza, içecek ve dondurma menüsünden alarak karnımızı doyurduk ve Napoli’ye doğru yola çıktık.
Napoli konusunda beklentim neredeyse yoktu hiç. Hırsızların en yoğun olduğu, gezdiğimiz yerler içinde en güneydeki şehirdi. Şehir merkezine indikten sonra San Carlo Operasını, Pelebicito meydanını ve nouva kalesini gezdikten sonra serbest zamanımız oldu. Bu sırada up uzun sahil şeridini yürüme şansımız oldu. Açıkçası Pompei’den sonra böyle yürüyüş yapmak çok iyi geldi. Sahil kenarında yürüyüş yapıp oturup bol bol fotoğraf çektikten sonra istiklal caddesi gibi olan Vida Toledo caddesinde biraz yürüyüş yapıp dondurma yiyerek sokak sanatçılarını izledik. Ardından otobüsümüze binerek Mimmo ve ankara havaları eşliğinde dönüş yolculuğuna başladık. Yine yol üzerinde bir dinlenme tesisinde durarak son alışverişleri tamamladık. Burada en ucuz ve kaliteli şaraplar varmış. Birkaç şişe alarak tekrar yola koyulduk ve otelimize vardık.
Turun diğer günlerini aşağıdaki bağlantları kullanarak okuyabilirsiniz.
İtalya Turu 1. Gün (Milano – Venedik)
İtalya Turu 2. Gün (Venedik)
İtalya Turu 3. Gün (Bologna – Floransa – Montecatini)
İtalya Turu 4. Gün (Portofino – Pisa)
İtalya Turu 5. Gün (Siena – Vatikan – Roma)
İtalya Turu 6. Gün (Göller Bölgesi – Nemi – Outlet Bölgesi – Roma)
İtalya Turu 7. Gün (Pompei – Napoli) (Şu anda buradasınız)
