İskoçya Sokaklarında Gezen Vikingler!
İskoçya’ya bağlı Shetland Adaları’nın başkenti olan Lewick’de doğan “Up Helly-Aa” festivali, her yıl Ocak ayının son Salı günü düzenleniyor. Viking kostümleri giymiş sayısız erkeğin yanan katranla dolu fıçıları sokaklarda dolaştırmasıyla başlayan festival, 1876 yılında meşalelerin öne çıkmasıyla günümüzdeki halini aldı. Binlerce Viking’in meşalelerle yürüyüş yaptığı festival, 1889’da getirilen yeni bir gelenekle gerçeğine birebir benzeyen bir Viking yelkenlisi veya kalyonunun yakılmasıyla sona eriyor.
İspanya’nın domatesi varsa, İtalyanların da portakal festivali var! (Hollandalıların portakalı İtalyanlara kaptırması da ilginç.) Tamı tamına 500 tonluk bir festivalden bahsediyoruz. Tomatina’ya kıyasla, Portakallar Savaşı çok daha organize ve büyük çaplı bir festival. Yaklaşık 100 bin kişinin izlediği festivalde, 4.000 bin kişilik halk ordusu oluşturan dokuz grup kuruluyor ve 500 bin portakal bu savaşlarda lordun askerlerine atılıyor. Savaş; 1194 yılında, Swabia’nın Kutsal Roma İmparatoru Frederick’e karşı yapılan ortaçağ ayaklanmasının mecazi bir tasviri aslında…. Festival Şubat ayında gerçekleşiyor.
Eğlencenin yerini sanata bıraktığı Harbin Buz ve Kar Festivali, her yıl bir aydan uzun bir süre boyunca ziyaretçilere olağanüstü buz heykelleri görme şansı veriyor. Her yıl 5 Ocak günü başlayan ve bir aydan uzun süren festival, Heilongjiang eyaletinin başkenti Harbin’de düzenleniyor. Kuzeydoğu Çin’in Arktik iklime sahip kenti Harbin, sınırsız doğal buz ve kar kaynağıyla heykeltıraşlar için mükemmel bir sanat yeri olduğu gibi, her yıl yüz binlerce turisti de kendine çekmeyi başarıyor. 1985’ten bu yana düzenlenen festivalde mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri, en etkileyici buzdan fenerlerin yer aldığı Zhaolin Parkı. Songhu Nehri’nden alınan suyun buza dönüştürüldüğü, işlendiği ve aydınlatıldığı heykellerle dolu olan park, turistlerin de gözde mekânlarından. Buz sanatının merkezlerinden biri haline gelen Harbin, her yıl ABD, Kanada, Japonya, Singapur, Rusya dâhil birçok ülkeden sanatçıları da ağırlıyor.
Pingxi Fener festivali, yapısı gereği eğlence ve sanat dolu festivallerden ayrılan bir özelliğe sahip. Çin takvimindeki en önemli günlerden biri olan ve Gökyüzü Feneri adıyla da bilinen festival, Dolunay gecesinde gökyüzüne en az 100 bin fener bırakılmasıyla düzenleniyor. Ortaya çıkan olağanüstü görüntü, yüz binlerce insanın dileklerini de gökyüzüne taşıyor.Pingxi’ye gelen turistlerin, ilk olarak kasabanın ve festivalinin ruhunu kapması için Old Street’te dolaşması tavsiye ediliyor. Burada bir fener aldıktan sonra, her yıl en az 80 bin kişinin toplandığı ana meydana gidiliyor. Antik Pingxi geleneğini canlı tutmanın yanı sıra fenerler, Çin Yeni Yılını da karşılıyor ve gelecek için şans ve mutluluk sembollerini temsil ediyorlar. Festival bu yıl 2 Mart’ta gerçekleşti..
Dünyanın en “ateşli” ve eğlenceli festivallerinden biri olan Las Fallas, her yıl 15 ve 19 Mart tarihleri arasında İspanya’nın Valensiya kentinde düzenleniyor. Festivale katılanlar, ışık oyunları, barut, dev heykeller, çiçekler, geleneksel kostümler, müzik ve Fallas Fiestas adı verilen kokteylin eşliğinde birbirinden eğlenceli dört gün geçiriyor. Akdeniz’in ortasında düzenlenen festival, baharın gelişini büyüleyici ateş oyunları ve havai fişek gösterileriyle kutluyor. Festivalin son iki gününde, Virgen de los Desamparados geçidi düzenleniyor. Geleneksel kostümler giyen gruplar, çiçekler taşıyarak müzik eşliğinde Plaza de la Virgen meydanına toplanıyor. Taşınan çiçekler, meydanda bulunan Meryem Ana heykeline konuyor. Falla gruplarının oluşturduğu geçit töreni, iki gün öğleden sonları gerçekleştiriliyor. Turistler, rumba ve bolero gibi İspanyol danslarının yanı sıra, dört gün boyunca yerli rock grupların müzikleriyle de eğlenme şansı buluyor.
Güneydoğu Asya’ya yolunuz düşecekse, Nisan ayını tercih etmenizde fayda var. Taylandlıların yeni yılı kutladığı üç günlük bayramı da temsil eden Songkran, her yıl 13-15 Nisan tarihlerinde düzenleniyor. Festivalde eğlencenin yanı sıra aile değerleri ve ibadet de öne çıkıyor. Eğlence kısmı öncesinde, aileler bir araya geliyor, dualar ediliyor, kesişlere yemek sunuluyor. Gençler, yaşlıların ellerine kokulu sular dökerek iyi dileklerde bulunuyor, Buda resimleri önünde dua ediyorlar. Dini ibadet ve aile ziyaretleri yerel halk için olsa da, turistler için ilk safhanın ardından su savaşı vakti geliyor. Su, Tayland kültüründe temizlenme ve yeniden gençleşmeyi de sembol ettiği için, festivalin öne çıkan kısmını oluşturuyor. İnsanlar birbirleri üzerine su boşaltarak kötü talihi ve geçmişteki zorlukların izlerini siliyor.